İster Kanada ormanlarında, ister Avustralya'nın uzak köylerinde veya Kuzey Denizi'nde: Rüzgar türbinleri yirmi yılı aşkın bir süre boyunda güvenilir şekilde elektrik sağlamalıdır. Bunun için devasa yapıların içindeki elektronik aksamın soğuktan, aşırı ısınmadan ve tozdan korunması ve güvenilir bir şekilde çalışması gerekir.
İklim, rüzgar türbinlerinde aşırı gereksinimlere neden olur
Federal Rüzgar Enerjisi Birliği'ne göre, yalnızca Almanya'da 2018'de yaklaşık 31.000 rüzgar enerjisi sistemi kurulmuştur. Dünya çapında, Çin ve ABD, rüzgar enerjisinde en yüksek büyümeye sahip ülkeler listesinin başında yer almaktadır.
Her sistem, bulunduğu yere bağlı olarak iklim koşullarına uyarlanmak zorundadır. Rüzgar türbinlerinin bulunduğu Kanada'nın Lac Alfred kentinde kışın sıcaklık genellikle -30°C'nin altına düşer. Isıtma sistemleri rotor kanatlarında buz oluşmasını ve dengesizliklere neden olmasını engeller. Elektronik aksam da soğuktan korunmalıdır. Bu nedenle pano içindeki bir ısıtıcı, sıcaklığı sıfırın yaklaşık beş derece üzerinde tutar. Öte yandan Avustralya'nın Victoria eyaletindeki Mercer Dağı'ndaki zorluk ise daha çok sıcaklıktır. Zaman zaman, birkaç bin amperlik akım panolardaki güç elektroniklerinden geçer. Bu esnada, yaz sıcaklıklarında bile filtre fanları ile panolardan güvenilir ve verimli bir şekilde taşınması gereken atık ısı oluşur. Büyük ölçüde tarım yapılan bölgelerde panolar, elektronik aksamları toza karşı özellikle iyi korur.
Kalite kontrol önemlidir
Rüzgar türbinindeki her bileşen mükemmel çalışmalıdır. Tipik kurulumlarda, rüzgar türbini tesisi başına on ile on beş arası pano kullanılır. Bir rüzgar türbinindeki en önemli panolardan biri, aktarma organlarının izlendiği ve naselin dönüşünün kumanda edildiği, naselin tepesindeki üst panodur. Bunları titreşimlerden korumak daha da önemlidir. Bu amaçla, Rittal, örneğin montaj plakasının mekanik olarak güçlendirildiği bir VX25 pano çeşidi geliştirmiştir. Üstteki panonun karşılığı olan alt pano, kumanda ve izleme işlevlerini üstlenir. Çoğu sistemde, yan yana sıralı panolara monte edilen konvertörün de bulunduğu yer burasıdır. Bu, rüzgar gücünü elektrik şebekesini beslemek için doğru frekansa getirir. Bu uygulama için özellikle pratik olan Rittal'in VX25 panolarının modüler bir sistemde olduğu gibi standart olarak çok esnek bir şekilde genişletilebilmesi ve her yöne doğru sıralanmasıdır. Ayrıca, bunlar örneğin korozyona ve hasara karşı son derece dayanıklıdır.
Endüstri 4.0'a Doğru Gelişim
Bazı kurulumlarda, rüzgar türbinlerinin en önemli çalışma verilerini düzenli olarak rüzgar türbini işletmecisinin merkezi veri tabanına göndermeleri söz konusudur: Bu bilgi sadece türbinlerin o anda ne kadar iyi çalıştığını bilmek için önemli değildir. Aşınan parçalar tam olarak gerektiğinde değiştirilmelidir. Bu durum, örneğin panolardaki filtre fanları için de geçerlidir. Zaman ne kadar doğru seçilirse, bakım maliyetleri de o kadar etkin bir şekilde azaltılabilir.
Rittal, EC teknolojisine sahip filtre fanlarının kullanımıyla bir çözüm olanağı sunar. Bunlar daha düşük güç tüketimine ek olarak, fan hızını ve işlevini izlemenin yanı sıra standart entegre kumanda arayüzünü kullanarak fanı kontrol etme seçeneği sunar. Ayrıca Rittal filtre fanları hız açısından da ayarlanabilmektedir. Bu, hem enerji verimliliğini hem de fanların ömrünü arttırır.
Panoların soğutulmasında bile, Rittal doğru ortaktır: Blue e+ serisinin aktif soğutma cihazları kendi IP adresine sahip olabilir. Böylece, işletmeciler herhangi bir zamanda, soğutma cihazındaki tüm sensörlerin değerlerini görüntüleyebilir. Yazılımla RiDiag, USB üzerinden veya soğutma cihazları ile ağ üzerinden iletişimde bulunulabilir. Soğutma cihazları, teşhis yazılımı ile Endüstri 4.0 kavramlarının ayrılmaz bir parçası haline gelir. Teşhis yazılımı, diğer önemli tasarruflara yol açacak olan işletimi optimize eder.